Trakya Üniversitesi (TÜ) Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Servet Altay, petrokimya ürünü olan plastik materyallerinin günlük yaşamın her alanında kullanıldığını ifade etti.
Söz konusu plastiklerin daha küçük boyutunda olan mikroplastiklerin besinler, solunum ve cilt teması yoluyla insan vücuduna girdiğini belirten Altay, “Yediğimiz yemeklerin kaplarından, içtiğimiz suların şişelerine kadar bu plastiklere maalesef maruz kalıyoruz. Her geçen gün de artıyor” dedi.
Altay, şah damarı tıkanıklığı yaşayan hastalar üzerinde yapılan bir bilimsel araştırma sonucunda elde edilen verilerin mikroplastiklerin etkisini ortaya koyduğunu dile getirdi.
Araştırmanın prestijli tıp dergilerinden New England Journal of Medicine’da yayımlandığını ifade eden Altay, araştırma grubundaki hastaların önemli bir bölümünün şah damarından temizlenen materyalin içinde polietilen, polivinil klorür gibi mikroplastiklere rastlandığına dikkati çekti.
İNME, KALP KRİZİ VE ÖLÜM RİSKİNİ ARTIRIYOR
Mikroplastiklerin inme, kalp krizi ve ölüm riskini artırdığını anlatan Altay, şunları kaydetti: “Araştırma kapsamında şah damarı tıkanıklığı olan 257 hastanın damarlarında temizlik yapılıyor. Damardan çıkartılan materyal inceleniyor ve 257 hastanın 150’sinin şah damarında mikroplastik bulunuyor. Günlük yaşamda kullanılan plastikler bir şekilde beyin damarına kadar sirayet edebiliyor. Mikroplasitk bulunan hastalarla bulunmayan hastalar 3 sene boyunca takip ediliyor. Mikroplastik bulunan grup, bulunmayan diğer gruba göre 4.5 kat daha fazla inme, kalp krizi ve ölüm yaşıyor. Plastiğin şah damarında olması ve hastalıklara neden olması tedirginlik verici.
En derin denizlerde ve Everest Dağı’nda dahi plastikler artık var. Ama artık direk hastalıkların, inmelerin, kalp krizlerinin, ölümlerin neden olabileceği ortaya konuyor. O yüzden hem bireysel hem de yönetim anlayışı olarak plastik materyallerden uzak durmak ve çevreyi koruma bilincinde olmamız gerekiyor.”