1. Haberler
  2. Teknoloji
  3. Eşitlik hedefine 6 yıl kaldı, sonuç yok

Eşitlik hedefine 6 yıl kaldı, sonuç yok

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

1857’de New York’ta binlerce kadın işçinin “eşit işe eşit ücret” talebiyle başlattığı grev ve sonrasında çıkan yangın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün temelini atmıştı. Aradan geçen 167 yılda halen dünyada tam anlamıyla cinsiyet eşitliği sağlanamadı. Küresel cinsiyet eşitliğine ulaşmak bir yana eşitliğe ulaşmak için belirlenen tarihler de her geçen gün uzaklaşıyor.

Dünyadaki hemen hemen her ülke, 2015 yılında Birleşmiş Milletler’in yoksulluğu ortadan kaldırmak, dünya gezegenini korumak, barış ve refah içinde yaşanmasını sağlamak için 2030 sonuna kadar ulaşılması hedeflenen 17 amacı kabul etti. Bu hedeflerden biri de küresel cinsiyet eşitliğiydi.

EŞİTLİK HEDEFİNE 6 YIL KALDI SONUCA ULAŞILAMADI

BM üyesi 193 ülke, 2030 sonuna kadar cinsiyet eşitliğine ulaşılması hedefini kabul etmişti, ancak hedefe 6 yıl kala bu eşitliğe ulaşılamayacağı çok açık.

Sivil toplum kuruluşlarından oluşan bir koalisyon olan Equal Measures 2030 tarafından yayımlanan yeni rapora göre, 2030’a kadar dünya çapında ulaşılması öngörülen cinsiyet eşitliği hedefine hiçbir ülke ulaşamayacak.

Rapora göre, dünyada 850 milyondan fazla kadın ve kız çocuğu cinsiyet eşitliği açısından “çok kötü” olarak değerlendirilen ülkelerde yaşıyor ve bu onları birçok suiistimale maruz bırakıyor.

2019 ile 2022 yılları arasında, 1 milyardan fazla kadın ve kız çocuğuna ev sahipliği yapan ülkelerin yaklaşık yüzde 40’ı cinsiyet eşitliğinde duraklama yaşadı veya geriledi.

139 ülkede cinsiyet eşitliğini ölçen endeks, Batı, Orta ve Sahra Altı Afrika’nın büyük bölümleri, Orta Doğu ve Bangladeş ve Myanmar gibi Asya ülkeleri de dahil olmak üzere 45 ülkeye “çok kötü” notunu verdi.

“Çok kötü” olarak değerlendirilen ülkelerde yaşayan 857 milyon kadın ve kız çocuğuna ek olarak, 1,5 milyarı “kötü” olarak değerlendirilen ülkelerde yaşıyor.

“ÇOK İYİ” DERECEYE SAHİP TEK BİR ÜLKE VAR

Dünyada sadece bir ülke cinsiyet eşitliği için “çok iyi” dereceye sahip; İsviçre. Sadece İsviçre’nin “çok iyi” olmasının nedenini İsviçreli yetkililere sordum.

İsviçre Federal Cinsiyet Eşitliği Ofisi, yasa önünde ve uygulamada cinsiyet eşitliğinin İsviçre Federal Anayasası’nda yer aldığını belirtti ve listenin birinci sırasında olsalar da İsviçre’nin eşitlik için yol alması gereken konuları olduğunu bildirdi.

İSVİÇRE: HALA ÜSTESİNDEN GELİNMESİ GEREKEN BİRÇOK ZORLUK VAR

İsviçre Federal Cinsiyet Eşitliği Ofisi’nden Sina Liechti Habertürk’e yaptığı açıklamada, “Yasada eşitlik büyük ölçüde sağlanmış olsa da, günlük yaşamda hala üstesinden gelinmesi gereken birçok zorluk var. Uygulamada gerçek eşitliği sağlamak için, tüm siyasi düzeylerde ve toplum düzeyinde hareket edilmesi gerekiyor.

Bu yüzden Federal Konsey 2021’de İsviçre’nin ilk ulusal Cinsiyet Eşitliği Stratejisi’ni kabul etti. Çeşitli kantonlar ve komünlerle birlikte tüm federal departmanlar, yılda iki kez güncellenen bir eylem planında belirtilen stratejinin uygulanmasına katılıyor.” ifadelerini kullandı.

2030, 2015’TEN DAHA MI KÖTÜ OLACAK?

Raporda, 2030 yılında 2015’te belirlenen hedeflerden daha da uzaklaşarak “kasvetli” bir senaryonun gerçekleşebileceği vurgulandı. Dünya çapında yaşanan silahlı çatışmalar, iklim değişikliği, demokrasiyle yönelik tehditlerin artması küresel cinsiyet eşitsizliğinin ilerlemesini durdurduğu veya tersine çevirdiği belirtildi. Bu eğilim devam ederse, eşitlik 22. yüzyıla kadar sağlanamayacak.

Uluslararası Af Örgütü’nün Cinsiyet Adaleti Programı İngiltere Direktörü Chiara Capraro, “Pandemi sırasında artan aile içi şiddet, Afganistan’da Taliban’ın iktidarı ele geçirmesi, İran’da kadınların özgürlüklerinin giderek daha da çok kısıtlanması, ABD’de kürtaj hakkını yasallaştıran Roe v Wade’in yürürlükten kalkması gibi pek çok şey kadın haklarını olumsuz etkiledi.” ifadelerini kullandı.

Hem Polonya hem de ABD kürtaj hakları konusunda kısıtlayıcı adımlar attı. ABD’de 14 eyalet neredeyse tamamen kürtaj yasağı koydu.

Taliban yönetimi altında Afganistan’daki kadınlar ve kız çocuklarının yaşam haklarına ciddi kısıtlamalar getirildi. Son olarak Taliban, kadınların kamusal alanda seslerin yüksek çıkmasının bile yasaklandığını duyurdu. Afganistan’da konuşması, yüzünü göstermesi, çalışması, belli yaşın üstünde okula gitmesi yasaklanan kadınlar ve kız çocukları yaşamaya çalışıyor.

2022 yılında 614 milyon kadın ve kızın çatışmalardan etkilenen ülkelerde yaşadığı belirtiliyor. Bu, 2017’den yüzde 50 daha fazla. Yani 2017’ye kıyasla ileriye değil geriye bir dönüş söz konusu.

*Haberin görseli ShutterStock tarafından servis edilmiştir.

Eşitlik hedefine 6 yıl kaldı, sonuç yok
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

ÜLKEM TV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin
Enable Notifications OK No thanks