Şanghay Jiao Tong Üniversitesi ve Edinburgh Üniversitesi’nden bilim insanları tıp dünyasında bük ses getilrebilecek yeni bir çalışmaya imza attı. Araştırmacılar, ölümcül kanamalara yol açan beyin anevrizmalarını önleyebilen yeni nanobotlar geliştirdi. Detaylar haberde.
Yeni Nanobotlar Manyetik Alan Teknolojisiyle Ölümcül Beyin Kanamalarının Önüne Geçecek!
Şanghay Jiao Tong Üniversitesi ve Edinburgh Üniversitesi’nden oluşan uluslararası bir araştırma ekibi, ciddi beyin kanamalarını önleyebilen ve neredeyse bir virüsle aynı boyutta olan yeni nanobotlar geliştirdi. Manyetik olarak kontrol edilebilen yeni cihazlar, pıhtılaşma etkenlerinin vücudun kan damarları yoluyla hassas dozlarda iletilmesini imkan tanıyarak ölümcül beyin kanamalarının önüne geçebiliyor.
Hayvan denekler üzerinde test edilen yeni teknoloji, hastanın vücuduna yönlendirilerek yaşanan beyin anevrizmalarının güvenli bir şekilde etkisiz hale getirilmesiyle bilim dünyasının dikkatini çekmeyi başardı. Yeni nanobotların gerekli onaylar alındığında felçli insanlarda da test edilmesi bekleniyor.
Dünya genelinde insanların yaklaşık yüzde 3’ünü etkileyen ölümcül beyin anevrizmalarının yırtılması şu anda çoğunlukla cerrahi müdahalelerle önlenebiliyor. Umzanlar, geliştirilen nanobotların endovasküler tıkaç olarak kullanılmasıyla beyin kanaması risklerinin ortadan kaldırabileceğini vurguluyor.
Konu hakkında açıklamalarda bulunan Edinburgh Üniversitesi’nden biyofizikçi Qi Zhou, yeni teknolojinin çalışma mekanizmasını şu cümlelerle ifade etti.
“Tıpta yeni ufuklar açmaya hazırlanan nanobotlar, beyin kanamalarına yönelik daha az riskli cerrahi onarımlara ve daha hassas ilaç tedavilerine olanak sağlayabilir. Ortalama çapı 300 nanometre olan her bir nanorobot, trombin adı verilen bir pıhtılaştırıcı madde taşıyan manyetit bir çekirdekten oluşuyor. Nanobotlar anevrizmanın güvenli bir şekilde içine girdiklerinde, kaplamalarını eriten bir manyetik alana maruz bırakılarak pıhtılaşma süreci başlatılıyor. Bu işlem kan damarlarının patlamasını önleyerek beyin kanamalarını önlüyor.”
Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım…
