İşaret diliyle vahşet savunması!

İşaret dili uzmanı aracılığıyla savunma yapan işitme engelli sanık, maktulle dini nikahla bir süre yaşayıp ayrıldıklarını, daha sonra yeniden birleştiklerini anlattı.

Ayrıldıkları dönemde Ankara’da diğer sanık B.G. ile dini nikah yaptıklarını ifade eden sanık Basık, “Bir süre sonra B.G. hamile kaldı. Daha sonra çalışmak için Serik’e döndüm. Bu sırada Nihal ile B.G. birbirlerinden haberdar oldular ve telefondan tartıştılar. Olay günü Nihal, B.G. ve ben Antalya’da bir kafede buluştuk. Aralarında kıskançlık nedeniyle tartışma çıktı. Saç saça kavga ettiler. Küfürleştiler. Daha sonra Serik’e geçtik. 03.00’te ormanlık alana gittik. Burada B.G, Nihal’i biri boğazından olmak üzere 2-3 kez bıçaklayarak öldürdü. ‘Niye öldürdün’ dediğim de ‘İşitme engelliyiz bize bir şey olmaz. Hapse girmeyiz.’ dedi. Daha sonra otobüsle Ankara’ya gittik.” savunmasını yaptı.

CİNAYET İTİRAFI SORUSU

Mahkeme başkanının, maktulün öldürüldükten sonra fotoğrafının çekildiği yönündeki sorusu üzerine sanık, fotoğrafların B.G. tarafından çekilerek işitme engelli arkadaşlarına gönderildiğini öne sürdü. Ali isimli yabancı uyruklu bir kişi ile yaptığı görüntülü sohbette Nihal Babayiğit’i öldürdüğünü itiraf ettiği yönündeki soru üzerine ise sanık, “B.G, Ali’ye görüntü atmış. Bunun üzerine görüntülü görüştük. Ondan önce B.G. ‘Benim öldürdüğümü söyleme’ diye beni tembihlemişti. Yani o sözleri bana B.G. söylettirdi. B.G, ısrarla cinayeti üstlenmemi istedi.” iddiasında bulundu.

Duruşmada dinlenen maktulün babası Vedat Babayiğit, sanığın yalan söylediğini ve şikayetçi olduğunu dile getirdi.

Anne Derya Yılmaz ise kızını evde bulamayınca aramaya başladığını, arkadaşı M.K’yı aradığında yanında olduğunu söylediğini belirterek, “Kızımın başına böyle bir şey geleceği aklımın ucundan geçmezdi. Kızımdan haber alamayınca kayıp ihbarında bulunduk. İhbardan yaklaşık 1,5-2 ay sonra E.O.T. beni arayıp Nihal’in arkadaşı olduğunu belirterek ‘Nihal ile Mehmet Amasya’dalar. Ev tuttular’ dedi. Muhtemelen bu kızı da sanık ayarladı.” diye konuştu.

Duruşmada tanık olarak dinlenen maktulün dayısı Ali Yılmaz da Nihal Babayiğit’in kaybolmasından uzun bir süre sonra M.A’nın kendisine ulaştığını ifade etti.

Bu kişiyi görüntülü aradığında işitme engelli olduğu için anlaşamayarak görüşmeyi sonlandırdıklarını belirten Yılmaz, “Daha sonra işaret dili bilen bir kişi bularak yeniden aradım. Şahıs aramada bize fazla bir şey söylemedi. Ancak sonrasında Nihal’in öldürülmüş halde fotoğraflarını attı bana. Bu sayede öldürüldüğünü öğrendik.” dedi. Mahkeme heyeti sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.

“ELDE EDİLEN DELİLLERLE BU SUÇU İŞLEDİĞİ ORTADADIR”

Duruşma sonrası müşteki avukatı Yağmur Burçin Sayın, gazetecilere, sanığın duruşmada daha önce emniyette ve nöbetçi sulh ceza mahkemesinde verdiği ifadeleri reddederek suçu diğer sanık B.G’nin üzerine attığını söyledi.

Sayın, “İfadeleri çelişkiliydi. Suçu hiçbir şekilde kabul etmedi. Elde edilen delilerle bu suçu işlediği ortadadır. Her iki sanıktan da şikayetçiyiz.” dedi. Baba Vedat Babayiğit ise tek istediklerinin sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alarak ömür boyu cezaevinde kalması olduğunu dile getirdi. Anne Yılmaz da adaletin yerini bulmasını istediklerini kaydetti.

NE OLMUŞTU?

Serik’te 9 Ekim 2023’te kaybolan işitme engelli Nihal Babayiğit hakkında ailesi kayıp ihbarında bulunmuş, genç kadının bulunması için arama çalışmaları başlatılmıştı.

Olayla ilgili mayıs ayı başında genç kadının kısa bir süre dini nikahla yaşadığı Mehmet Basık ile şüphelinin birlikte yaşadığı B.G. gözaltına alınmıştı. Şüphelilerden Basık çıkarıldığı hakimlikçe tutuklanmış, B.G. ise adli kontrol şartıyla salıverilmişti.

Batman Cezaevi’nden tutukluyken Serik’e getirilen Mehmet Basık’ın haziran ayında Eminceler mevkisinde gösterdiği bölgede yapılan aramada, yol kenarındaki ağaçlıkların arasında toprağa gömülü ve Nihal Babayiğit’e ait olduğu belirlenen kemikler bulunmuştu.