Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na 4 yıl önce verilen şikayet dilekçesine göre; olay 2020 yılının nisan ayında İstanbul Bahçelievler’deki bir özel hastanede meydana geldi.
Avukat Simge Esmer, kızı Arya Eva’yı hamileliğinin 33. haftasında erken doğumla dünyaya getirdi. 1 kilo 900 gram ağırlığında 45 santimetre uzunluğunda dünyaya gelen bebeğin sağlıklı olduğu söylendi. Ancak daha sonra doktorlar gözlem altında tutulması gerektiğini belirterek bebeği yenidoğan yoğun bakıma yatırdı.
KALBİNİN DURDUĞU SÖYLENDİ
Pandemi döneminde dünyaya gelen minik bebeğin anne ve babası hemşirelerden fotoğraf istiyor bebeklerini sadece bu şekilde görebiliyordu. Yoğun bakım hemşiresinden 5 gün edindikleri bilgiye göre bebekleri taburcu edilecekti. Avukat baba Emre Esmer her zamanki gibi bebeğine süt götürmek için hastaneye gittiği sırada korkunç gerçeği öğrendi. Minik bebeklerinin kalbinin durduğu ve beyninde hasar olup olmadığının araştırıldığı kendilerine tanımadıkları bir doktor tarafından bildirilmişti.
1 YIL KOMADA KALDI
Acılı anne ve baba sürekli Dr. Dursun Eryılmaz’dan bebeklerinin durumu için bilgi almaya çalışıyor ancak “Abartıyorsunuz, uyanacak” cevabı alıyordu. Ancak öyle olmadı, aile kara haberi aldıktan sonraki 4 günlük süreçte küçük Arya Eva gözlerini açmadı. Esmer çifti hemen bebeklerini başka bir hastaneye sevk etti. Buradaki doktorlar bebeğin beyninin ağır hasar aldığını, yaşasa bile ağır engelli olacağını söyledi. Bebeğini sadece çok kısa bir süre doğumdan sonra görebilen anne Simge Esmer yıkıldı. Eşi Emre Esmer ile birlikte şikayetçi oldular. Arya Eva’nın tedavisine başlayan doktorlar “körleme tedavi” olacağını söyledi. Çünkü iddiaya göre ailenin eline tutuşturulan epikriz raporundaki tanı ile uygulandığı söylenen tedavi tamamen yanlıştı.
1 YILLIK YAŞAMI YOĞUN BAKIMDA SON BULDU
Doktorlar Arya Eva’nın 9 gün yoğun bakımda kaldığı özel hastanenin hemşirelerinin gözlem raporlarını istedi. Aile o hastaneye gidip tedavi için gerekli olduğunu belirterek bu raporu talep etti, ancak alamadı. Bunun üzerine hemen şikayetçi oldular. Arya Eva’nın tedavisi sürüyor ancak bir türlü uyanmıyordu. Sonra 3’üncü bir hastanenin yoğun bakımına sevk edildi. 1 yıl boyunca burada bitkisel hayatta kaldı. 1 yıllık yaşamı bu hastanede son buldu.
BAKANLIK SORUŞTURMA İZNİ VERDİ
Bu süreçte Arya Eva’nın doktoru Dursun Eryılmaz emniyette verdiği ifadede Arya Eva’nın kalbinin durduğu sırada ilk müdahaleyi kendisinin yaptığını söyledi. Sağlık Bakanlığı Mesleki Sorumluluk Kurulu’na verdiği ifadesinde ise kendisini yalanlayarak, o sırada bir üniversitede ders verdiğini söyledi. Kurulda verilen ifadelere göre bebeğin kalbi durduğu esnada doktor olmadığı için hemşireler yetişkin kalp damar cerrahına haber verdi. Minik Arya Eva’nın duran kalbini yetişkin doktoru canlandırdı. Sağlık Bakanlığı kadın doğum uzmanı, kalp damar cerrahı ve Çocuk Doktoru Dursun Eryılmaz hakkında bebeğin kalbinin durduğu gün o hastanede yaşananlar için “o gün yaşananlar hastanın hayatı için mihenk taşıydı” dedi, soruşturma izni verdi.
YENİDOĞAN ÇETESİ ÜYELİĞİNDEN TUTULANDI
Adli Tıp Kurumu’na giden dosyanın eksik olduğunu belirten kurum yeni evraklar istedi ancak o evraklar bir türlü kuruma ulaşmadı. Esmer çiftinin iddiasına göre Dursun Eryılmaz bu hastaneden ayrıldıktan sonra yenidoğan çetesi üyesi oldu ve yenidoğan soruşturması kapsamında birden fazla bebeğin ölümünden sorumlu tutuldu.
“BİZDEN SONRA DA BAŞKA ÇOCUKLARI ÖLDÜRMÜŞ”
Habertürk’e konuşan anne Simge Esmer, “Bebeğim o gün kustu, çünkü çok açtı hep besliyordu. Fark etmediler kustuğunu, boğuldu ve zamanında müdahale etmediler, en az 20 dakika oksijensiz kaldı. Hep diyordum ki ‘Yahu bir doktor nasıl müdahale etmez nasıl orada olmaz?’ Savcılık dosyasında bu adam o gün orada olmadığını başka bir yerde olduğunu çok rahat bir şekilde söyleyebildi ve hayatına devam etti. Sonrasında oluyor zaten bu olayların hepsi. Zaten ondan sonraki süreçte hiçbir hastaya müdahale etmemiş bu adam, hepsini ihmal ederek öldürmüş. ‘Ölürse ölsün’ demiş bütün çocuklar için. Benim kızım için de öyle demiş.” dedi.
“KIZIM BİR KERE ELİMİ SIKSIN DİYE DÜNYALARI VERİRDİM”
Kızına bir saksı çiçeği gibi bir yıl boyunca yoğun bakımda baktığını söyleyen anne Esmer, “Bize sadece ‘Abartıyorsunuz çocuk iyi’ dediği çocuğu biz beyin ölümü gerçekleşmiş şekilde aldık ve bir yıl saksıdaki bir çiçeğe bakar gibi baktık. Saksıdaki çiçeği sever gibi sevdim ben kızımı. Bana hiçbir tepkisi yoktu kızımın, bırak bana ‘Anne’ demeyi bir kere elimi sıksın diye dünyaları verirdim. Gönül ister ki hiçbir bebek hastalanmasın ama umarım iyi doktorlarla, iyi insanlarla iyi hemşirelerle karşılaşsınlar. Biz bebeğimiz 1 yıl boyunca yoğun bakımda kaldığı hastanede o doktor ve hemşirelerle de karşılaştık. Bana annelik yaptırdılar, bakım saati geldiğinde altını temizlememe izin verdiler” ifadelerini kullandı.
“KIZIMIZA PASİF ÖTANAZİ YAPTI”
Baba Emre Esmer ise minik kızlarının ihmal kurbanı olduğunu söyleyerek, “İlk hastanede bizim kızımıza o adam müdahalede bulunmayarak, o gün orada olmayarak, pasif ötanazi gerçekleştirdi. Yani kendi kaderine bıraktı orada. Hemşireler nasıl müdahale etti? Ne kadar yetkindiler? O konuda hiçbir bilgimiz yok.” dedi.
