ABD‘de 5 Kasım’da düzenlenecek başkanlık seçimi yaklaşırken, Avrupa Birliği (AB) ülkeleri de Cumhuriyetçi lider Donald Trump‘ın yarışı kazanması durumunda nasıl politikalar izleneceğini kararlaştırıyor.
Trump, bir kez daha ABD başkanı olursa belirli hedefleri takip edeceğine yemin etti ve vaatleri, ne kadar uçuk olursa olsun, yurt dışında endişe yaratıyor.
TRUMP’IN UÇUK VAATLERİ
Eski başkan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile müzakere ederek Ukrayna’daki savaşı “24 saat içinde” bitirmeye, Ukrayna’dan milyarlarca dolarlık ABD yardımını ödemesini istemeye, Paris iklim anlaşmasından (tekrar) çekilmeye ve yabancılara yüksek gümrük vergileri uygulamaya yemin etti.
5 Kasım’da son derece sıkı bir ABD seçimi beklenirken, Atlantik’in diğer yakasındaki liderler harekete geçiyor.
Avrupa, 2022’de Rusya’nın Ukrayna’yı tam ölçekli işgaliyle kıtaya savaş geri döndüğünden, Trump’ın ilk döneminde olduğundan daha savunmasız bir yerde.
TRUMP’IN “ÖNCE AMERİKA” YAKLAŞIMI
Dahası, eski başkan dış politikada izolasyonist, “Önce Amerika” yaklaşımını sürdürmeye yemin etti, hatta ilk döneminde uygulayamadığı daha aşırı bir versiyon planlıyor.
Analize göre AB ülkelerinin ikinci endişesiyse ABD ve NATO ilişkileriyle ilgili. 2017-2021’de görev yaparken NATO’dan ayrılma tehditleri savuran Trump, seçim kampanyasında ülkenin başına gelirse bu yönde bir politika izleyeceğinin sinyalini veriyor.
ABD Kongresi, geçen yıl NATO’dan çıkmaya yönelik herhangi bir kararın Senato’nun onayından geçmesini zorunlu hale getiren bir yasa çıkarmıştı. Trump’ın, NATO’nun “altın kuralı” olan ittifak üyelerinin karşılıklı savunma desteğine dair tehditleri, AB ülkeleri için ciddi endişe yaratıyor.